SMA hastalığının kesin tanısı konduğunda bir kağıt parçası üstünde SMA genetik tanı raporunuzu görür ebeveyn. Çocukları SMA hastasıdır. Pes etmezler, mücadeleyi asla bırakmazlar ve fark ederler ki hayat o kağıt parçasından çok daha fazlasıdır. SMA hastalığı başarıya asla engel değildir.
Yaşadıkları tüm zorluklara rağmen üniversiteye yerleşen SMA hastalarımızı tebrik ediyor ve onlara başarılar diliyoruz. İşte gereken imkanlar sağlandığında SMA hastaları da ülkeye katkı sağlayacak ve ülkemizi ileriye taşıyacak bireyler olabiliyor. Bunu yakınen gözlemliyoruz.
İşte bu yıl üniversiteye yerleşen hastalarımızın duygu ve düşünceleri…
İslam Olkun (Eskişehir Osmangazi Üniversitesi – Sosyal Bilgiler Öğretmenliği):
Öğretmenlik gibi kutsal bir mesleğe aday olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Umuyorum ki çok şey öğreneceğim, çok şey öğreteceğim ve iz bırakabileceğim bir süreç olur. Bu aşamada, ben ve benim gibi bireylerin yaşantısının ve çabalarının kendini sosyal hayata adapte edememiş engelli bireylere ve ebeveynlerine örnek olmasını temenni ediyorum.
Utku Karataş (İzmir Demokrasi Üniversitesi – İktisat):
Zorlu süreçten sonra alınan büyük bir mutluluk. Çok heyecan verici, Allah herkese nasip etsin.
Zeynep Göker (İstanbul Üniversitesi – Adalet (Açıköğretim)):
26 yaşında biraz geç kazanılmış bir başarı oldu belki. Hızlı ilerleyen SMA ile mücadele ederken hayatımın büyük bir bölümü hastanelerde geçti ama vazgeçmedim. Çünkü en çok bizim sesimizi duyurmamız, en çok bizim varlığımızı herkese duyurmamız lazım. Hedeflerim var, ülkeye yararlı bir birey olacağım. Benim de ülkemden beklentim erişilebilirlik ve SMA tedavilerine her hastanın ulaşabilmesi.